CHP’nin yargıdaki sorunlarla ilgili araştırma önergesinin öne alınarak TBMM Genel Kurulu’nda bugün görüşülmesine ilişkin grup önerisi, AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. CHP İzmir Milletvekili Deniz Yücel, “Cumhuriyetimizin yargısını saraya bağlayan zihniyetin yeni bir anayasa yapmaktan bahsetmesi de samimi ve inandırıcı değildir. Yargı mensuplarının baskı altına alınmak istediği bir ülkede kimse kendini özgür hissedemez” dedi.
CHP’nin yargıdaki sorunların araştırılması için verdiği önergenin gündemin önüne alınarak bugün TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesine ilişkin grup önerisi, AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. Önerinin gerekçesini açıklayan CHP Grubu adına İzmir Milletvekili Deniz Yücel, şunları dedi:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan 30 Mayıs 2019’da Yargı Reformu Strateji belgesi açıkladı. Şatafatlı sözlerle süsleyip anlattığı bu strateji belgesinden sonra adı yargı reformu olan ama içerisinde reformun r’si dahi olmayan kanun teklifleri Meclis’e geldi. Ekim 2019’dan Mart 2023’e kadar tam yedi yargı reformu paketini Meclis’e getirdiniz. Hiçbiri gerçek anlamda yargı reformu değildi. Çünkü amacınız yargı reformu yapmak değil, yargıyı ele geçirmekti. Başardınız da. Siz bunu sistematik bir şekilde bilerek ve isteyerek yaptınız.
A’dan Z’ye sözde yargı reform paketleriyle adım adım siyasallaştırdığınız yargıyı AKP’nin siyasi amaçlarına araç yaptınız. Masumiyet karinesini hiçe saydınız. Kişi hak ve özgürlüklerini alabildiğine ihlal ettiniz. Cumhuriyetimizin yargısını saraya bağlayan zihniyetin yeni bir anayasa yapmaktan bahsetmesi de samimi ve inandırıcı değildir. Yargı mensuplarının baskı altına alınmak istediği bir ülkede kimse kendini özgür hissedemez.”
İYİ Parti Grubu adına söz alan Uğur Poyraz, şunları söyledi:
“Yurttaşlar devletin gücü ve otoritesi karşısında daha çaresiz ya da daha savunmasız olabilir. Bir ülkenin kolluk güçleri huzuru ya da asayişi için mücadele içinde olabilir. Bir ülkenin bürokrasisi yükselmek için taviz verebilir. Bir ülkenin siyaseti ve siyasteçisi taleplerinin yerine getirilmesi için arsızlık yapabilir. İşte bütün bunları dengeleyecek olan yargıdır. Bağımsız ve tarafsız niteliği taşıyan yargı. Türk milleti adına karar veriyor. Maalesef Türkiye’de son 30-40 yılın meselesidir. Kahramanın hain, hainin kahraman olduğu bir düzen bir yargılama müessesesi gelişiyor. Bunun artık, yargıdaki yapılanmalar dahil bürokratik alanlardaki yapılanmalar dahil bunların tek tek ifşası ve hukuk önünde hesabının sorulması için bu yasama mevzisinin bütün titizliğini ortaya koyarak bu mücadeleyi vermesi zorunluluktur.”
Önerge üzerine Yeşil ve Sol Parti Grubu adına söz alan Diyarbakır Milletvekili Serhat Eren, şunları söyledi:
“Türkiye’de yargı tarihsel süreç içerisinde devlet kurumlarını ve toplumu dizayn etmenin bir aracı olarak kullanılmıştır. Demokratik bir anayasa inşa edilerek bağımsız bir yargı sisteminin oluşturulması gerekiyor. Bunun için de Cumhurbaşkanı’nın ve Adalet Bakanı’nın Anayasa Mahkemesi başta olmak üzere hakim ve savcılar üzerinden elini çekmesi gerekiyor. Aksi taktirde hukuk devletinden bahsetmek mümkün olmayacaktır.”
