Dünya İslam Bilginleri İstişare Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gazze’de tarihin en vahşi katliamlarından biri yaşanıyor. Gazze, Hitler Almanya’sında gördüğümüz imha kampına kampına dönüştü. Güya kendilerini ‘özgürlükler ülkesi’ olarak pazarlayanların, İsrail’in çıkarları söz konusu olunca birden faşizme dümen kırdıklarını gördük” dedi. “Vaat edilmiş topraklar hayali bunların gözünü kör etmiş durumda. İsrail yönetimi hiçbir kural tanımıyor. Eli kanlı bir terör örgütü gibi hareket edenlerden insanlık bekleyemeyiz” diyen Erdoğan, Hamas’ı bahane ederek Batı’nın İsrail’e destek olmayı sürdüreceğini söyledi. Son ateşkes görüşmelerinin buna örnek olduğunu belirten Erdoğan, “Hamas kalıcı ateşkese giden yolda kritik bir adım attı. Netanyahu yönetiminin cevabı ise Refah’ta masumlara saldırmak oldu” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dünya İslam Bilginleri İstişare Toplantısı’nda konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
“İşinden atılan rektörleri, tehdit edilen sanatçıları gördük”
“Gazze’de tarihin en vahşi katliamlarından biri yaşanıyor. Gazze, Hitler Almanya’sında gördüğümüz imha kampına kampına dönüştü. Gazze’de tarihin en vahşi katliamlardan biri yaşanıyor. İsrail masum kanı dökmeye devam ediyor. Bugüne kadar 15 bin çocuk acımasızca katledildi. 2 milyon insan evinden ve yurdundan göçe zorlandı. Gazze 219 gündür örneğini Hitler Almanyası’nda gördüğümüz imha kampına dönüştü. Hastaneler, ibadethaneler, okullar, sivil yerleşim yerlerine bombalar yağdırıldı. Gazze’de yaşananları dünyaya duyurmaya çalışan 150 gazeteci öldürüldü. BM personeli ve insani yardım görevlileri kurşunların hedefi oldu.
Kimse kusura bakmasın, insanı insanlığından utandıracak ne kadar işkence canilik varsa 219 gün içinde Gazze ve Filistin topraklarında işlenmiştir. Bunlar gizli saklı yapılmamış dünyaya canlı yayınlarla izlettirilmiştir. Neler görmedik ki. Bizi her fırsatta insan hak ve hürriyetlerinden bahseden ülkelerin İsrail’e aleni destek verenleri gördük. 150 gazeteci için tek bir cümle kuramadıklarını gördük. AB’nin ateşkes çağrısı yapamayacak kadar teslimiyet içinde olduğunu gördük. İşinden atılan rektörleri, tehdit edilen sanatçıları gördük. Karşımızdaki bu vahim tablo karşısında Türkiye olarak ilk günden beri Filistin halkıyla tam bir dayanışma içindeyiz. Yaklaşık 54 bin tona ulaşan yardım miktarıyla Gazze’ye en fazla insani yarım yapan ülkeyiz. Gazze’ye her hafta 127 ton temiz içme suyu gönderiyoruz. Filistin’e her türlü desteği veriyoruz.
“Vaat edilmiş topraklar hayali bunların gözünü kör etmiş durumda”
Hamas liderleriyle çok yakın temas halindeyiz. Diplomasi, ticaret ve hukuk alanında pek çok adım attık. 54 ürün grubunda İsrail’e ihracat kısıtlaması getirdik. Soykırım destekçilerinin Adalet Divanı’na baskıları artarken İslam ülkelerini davaya sahip çıkmaya davet ediyoruz. Müslümanlar olarak görmemiz lazım, İsrail Filistin topraklarına ilk kez saldırmıyor. İlk kez soykırım uygulamıyor. 1948 yılından beri saldırılara şahit oluyoruz. 76 yıl önce başlayan işgal politikası sürekli artarak devam etti. Vaat edilmiş topraklar hayali bunların gözünü kör etmiş durumda. İsrail yönetimi hiçbir kural tanımıyor. Eli kanlı bir terör örgütü gibi hareket edenlerden insanlık bekleyemeyiz. Siyonistler ve işbirlikçileri katliamcı ideolojileri neyi emrediyorsa onu yapmaya devam ettiler ve devam edecekler. Hamas’ı bahane ederek İsrail’e destek olmayı sürdürecekler. Bunlar tavşana kaç, tazıya tut diyerek tepkiyi azaltıyor, hem de İsrail’e yol veriyorlar. Son ateşkes görüşmelerinde buna şahit olduk. Hamas kalıcı ateşkese giden yolda kritik bir adım attı. Netanyahu yönetiminin cevabı ise Refah’ta masumlara saldırmak oldu.
Netanyahu bu şımarıklıkları karşısında ciddi bir tepki gördü mü? Hayır. Ne Amerika ne Avrupa’dan kayda değer bir tepki gelmedi. BM Genel Kurulu’ndaki oylamada insanlığın ortak vicdanı yerine İsrail’in yerinde saf tuttular. Önceki gün Güvenlik Konsey’inde Filistin’in tam üyeliğini veto etmişlerdi. Türkiye olarak bizimde güçlü destek verdiğimiz kararın çıkmasından memnuniyet duyuyor, tanımayan ülkeleri Filistin devletini tanımaya davet ediyoruz. Şu an insanlık büyük bir sınav vermektedir. Daha önce Suriye’de, Irak’ta, Yemen’de yaşandı. Şimdi Gazze’de insanlık olarak imtihana tutuluyoruz.”